Seçim Yapmak

abd
3 min readJul 4, 2024

--

Nasıl biri olduğumuzu seçebilir miyiz?

Inside Out

Son zamanlarda bunu düşünüyorum. Nasıl biri olduğumuzu seçebilir miyiz? Sabah uyandığımızda o gün nasıl hissedeceğimizi? Özgüvenli olmayı? Tüm bunlar seçilebilen bir şey midir?

Hepimizin bir personası var. Bizi biz yapan bazı özelliklerimiz var. Kimimiz kendini özgüvenli görür kimimiz kendini utangaç olarak tanımlar. Peki gerçekten öyle miyiz yoksa bu bizim seçtiğimiz bir persona mı?

Geçtiğimiz günlerde yeni bir kavramla tanıştım: Alter Ego. Alter ego kısaca olmayı tercih ettiğiniz bir personadır. Örneğin bu platformda daha çok felsefik ve hayata dair düşüncelerimi paylaştığım için burada farklı bir personaya bürünüyorum. Günlük hayatımda sık sık bu konulardan bahsetmiyorum. Buraya özel bir personam.

Alter egomun nasıl biri olacağına ben karar veriyorum. Buradaki alter egom felsefi konuşmaları seven ve paylaşımcı biri. Kendini özgüvenli hissediyor. Fakat günlük hayatımda kendimi (ben) özgüvenli hissetmiyorum. Bunu düşününce acaba benliğim üzerinde de seçimler yapabilir miyim diye düşündüm. Yani yeni oluşturacağım alter egomu kontrole geçirme fikri. Bu fikir ilk okuyuşta garip gelebilir. Kontrole geçmek ne demek? Neyin kontrolu?

Daha önceki yazımda zihin ve benlik arasındaki ilişkiden bahsetmiştim. Zihniniz sizi siz yapan şey değildir. Zihniniz bir araçtır (tool). Zihin yapısı gereği sizi hayatta tutmak için çalışır ve geleceğe dair planlar yapar. Gün içinde sürekli olarak geleceği düşünüp anksiyete duygusunu hissediyorsanız kontrolu zihin almış demektir. Bunun için zihninizi kontrol etmeniz gerekiyor. Havalı tabiriyle: “Master your mind.”

Kendi yapacağınız seçimlerle başarılı bir alter ego yaratıp kontrolu ele almasını sağlayabilirsiniz. Biraz araştırınca bir çok başarılı insanın başarısının arkasında bunun olduğunu gördüm. Örneğin Cristiano Ronaldo. Futbolla ilgilenen veya ilgilenmeyen herkesin ismini bir kez duyduğu bir kişi. Cristiano’da olan ve bizde olmayan bir şey mi var? Neden bu kadar disiplinli? O da bizim gibi bir insan değil mi?

Kendisi yaptığın son röportajların birinde bunu açıklıyor:

“Her sabah yataktan kalkarken zihnimle savaşıyorum. Her gün iyi bir modda olmuyorsunuz ve bu normal bir durum. Fakat zihninizi kontrol edip o yataktan kalkmanız gerek.”

Başka birine nasıl bu kadar özgüvenli olduğu sorulunca:

“Özgüvenli olmaya tercih ediyorum. Sabah uyandığımda bugun özgünveli olacağım diyorum ve bu kadar. Hayattaki her şey gibi bu da bir seçim. Bugün iyi ve özgüvenli olmayı seçtim.”

Bu kişi doğuştan özgüvenli doğmadı. Özgüvenli hissetmeyi seçti. Hayattaki her şeyi kontrol edemiyoruz. Başımıza gelen bir olay bizim kontrolümüzde olan bir şey olmayabilir. Fakat o olaylara karşı nasıl hissedeceğimiz bizim kontrolümüzde olan bir şey ve huzurlu hissetmek istiyorsak kontrol edemediğimiz şeylere değil, kontrol edebildiğimiz şeylere odaklanmamız gerekiyor.

Seçimlerimiz yalnızca duygularımızla sınırlı değildir. Tutkumuzu da seçebiliriz. Tutkumun gelip beni bulacağını düşünerek çok fazla zaman kaybettim. Bir sabah uyanacağımı ve “İşte bu iş benim tutkum.” diyeceğimi hayal ettim hep. Fakat hayatta işler böyle ilerlemiyor. Tutkunuz sizi asla bulmayacak. Tutkunuzu siz seçeceksiniz. Ve bu seçimde mutlu olma şansınızı arttırmak için bir çok şey deneyip onların içinden size en uygun olanı seçmeniz gerekiyor. Bu seçimi yaptıktan sonra seçiminizin arkasında durup, kendinizle bir anlaşma yapıp yolunuza devam etmeniz gerekiyor.

Nasıl biri olduğumuz, nasıl hissettiğimiz ve nasıl bir hayat yaşacağımız bizim seçimlerimize bağlıdır. Her sabah uyandığımızda bir seçimle güne başlarız ve tüm gün boyunca seçimler silsilesi içinde kalırız. Bizim kim olduğumuz ise bu seçimlerin birleşik sonucuna bağlıdır. Bu yüzden seçimlerinizi yaparken dikkatli olmalısınız.

--

--